20 Ağustos 2010 Cuma

Undisputed III: Redemption

Klişe senaryo, kötü oyunculuk, kötü çekimler, vasat ve abartılı dövüş sahneleri. Filmden aklımda kalanlar bunlar. Uri Boyka adındaki karakterimiz hapishanededir ve özgürlüğünü elde edebilmek için mahkumların dövüştürüldüğü bir turnuvaya katılıp kazanan olması gerekmektedir. Tabiki bu tür filmlerin hepsinde olduğu gibi sağlığı tam olarak yerinde değildir, turnuvayı düzenleyenler de bahislerden parayı kırabilmek için kazananı kafalarında planlamışlardır falan filan kısacası başroldeki karakter sadece rakipleriyle değil sağlık sorunlarıyla ve turnuvayı düzenleyenlerle de savaşmak zorundadır. Finalde de başroldeki karakter önce sağlam bir dayak yer, geçmişini hatırlar falan. Ardından ayağa kalkar. Ona karşı olan herkes bir anda onu desteklemeye başlar ve sonunda kazanan tabiki de başrol oyuncumuzdur. Burdan sonra zorluklar devam eder ve tabiki de ona özgürlüğünü vermezler. Öldürmek isterler fakat yine tabiki de beceremezler. Yani anlatmak istediğim şu ki, filmi izlerken bütün bunları önceden bilebiliyorsunuz. Dedim ya, klişelerle dolu her bir sahnesi. O yüzden izleyici bir türlü filmde aradığı heyecanı bulamıyor.

Ha bir de filmle ilgili dikkatimi çeken bir şey de sanırsınız ki dövüşler resmi bir ortamda yapılıyor. Bu tür dövüşler benim bildiğim daha doğrusu gördüğüm kadarıyla kasvetli ve karanlık ortamlarda olur fakat film bunu da izleyiciye hiçbir şekilde aktaramıyor. Dolayısıyla izleyici de bir türlü kendini filme veremiyor.

Eğer bir gün bu film karşınıza çıkarsa, ya da bir arkadaşınız izle çok süper film falan derse, tavsiyem koşarak uzaklaşın o ortamdan. Aradığınız film kesinlikle bu değil.

Hiç yorum yok: